Koronavirüse karşı korunmanın en etkin yollarından biri aşı olmaktan geçiyor. Bu süreçte pek çok kişi aşının kalp üzerine etkilerini merak ediyor. Son dönemlerde yapılan bilimsel çalışmalara göre Covid-19 virüsüne karşı özellikle kalp hastalarının aşılanması büyük önem taşıyor. Memorial Şişli Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Sabri Demircan, “29 Eylül Dünya Kalp Günü”nde, koronavirüs aşılarının kalp üzerine etkileri hakkında bilgi verdi. Gerek koronavirüsün oluşturduğu enfeksiyon ve solunum yetersizliği tablosu, gerekse faydası olabilecek bazı ilaçların potansiyel yan etkilerinden dolayı kalp hastaları salgın döneminde özellikle yüksek risk altındadır. Pandemiyle mücadelede, hastalığa yakalanmayı engelleme ve etkilenen hastaların en hafif tabloyla enfeksiyonla mücadelesi için, şu an korunma dışında tüm dünyada kabul edilen en etkin tıbbi yöntem aşılanmadır. Aşının oldukça seyrek olan kalpteki etkileri, hastalığın oluşturacağı risklerle karşılaştırıldığında oldukça önemsiz kalmaktadır. Kalp hastalarının aşılanması özellikle önem arz etmekte olup, speküle edilen handikaplar oldukça kısıtlı sayıda bireyi kapsamaktadır. Kalp kası iltihabı riski 100 bin hastada 5Tüm dünya aşılandıkça, oldukça büyük serilerle aşı olan kişilerin başına gelen muhtemel sorunlarla ilgili bilgiler yenilenmektedir. Elde edilen veriler, aşı sonrası kalp kası iltihabi tanısıyla hastaneye başvuran kişilerden ibaret olup, kaç doz aşı sonrası hangi oranda olduğuna dair net veri yoktur. Özellikle mRNA aşısı sonrası kalp kası iltihabı olasılığının 100 binde 5-6 hasta olduğu tahmin edilmektedir. Bu olguların aşı sonrası mı, yoksa o dönemde hali hazırda belli oranda görülen farklı viral enfeksiyonlarla mı ilgili olduğu sorusunun cevabı henüz bilinmemektedir. Kalp kası iltihabi nedeniyle hastaneye yatan hastalarda, destek gerektiren yoğun bakım ihtiyacı, ölüm veya yaşamı etkileyen kalıcı hasar bildirilmemiştir. Net olarak bilinmelidir ki; aşısız kişilerde Covid-19 enfeksiyonu sonucu oluşan solunum yetersizliği, kalp sorunları ve de ölüm riski, her durumda aşı sonrası kalp iltihabı olan kişilerden daha fazladır. Kalp krizine yol açmıyorMevcut serilerde, ülkemizde kullanılan aşıların kalp krizine yol açtığına dair veri yoktur. Ancak, pandemi döneminde koronavirüs enfeksiyonu sırasında farklı mekanizmalarla kalp krizi sıklığının arttığı hem de birçok faktöre bağlı olarak da kötü seyrettiği tecrübe edilmiştir. Koronavirüs için geliştirilen bazı aşıların pıhtılaşma riskini artırdığına dair veriler mevcuttur ancak ülkemizde kullanılan inaktif ve mRNA aşılarının pıhtılaşmayı artırdığına dair net bir ilişki ortaya konmamıştır. Ritim bozukluğunda aşılama önem taşıyorToplumun tüm kesimlerinde olduğu gibi, gerek tüm kalp hastalıklarında, gerekse ritim bozukluğu gibi alt grup hastalıklarda aşı gereksinimi önem arz etmektedir. Ritim bozukluğu olanlarda, Covid enfeksiyonundan etkilenme ve tedaviye ait riskler fazla olduğundan, aşı yapılması her durumda avantajlıdır. Aynı durum tüm toplum ve kalp hastalığında olduğu gibi tansiyon hastalığı için de geçerlidir. Aşı sonrası daha çok emosyonel kaygılar veya vücudun verdiği tepkiye ikincil olarak kan basıncında değişmeler olabilir ancak bu aşının gerekli olduğu gerçeğini değiştirmez. Kalp hastalarına koronavirüs önerileriKalbinde sorun olan hastaların koronavirüse yakalanması halinde, hastalığın daha ağır geçme ve sonuçlarının daha kötü olma olasılığı daha fazladır. Sadece enfekte olup taşıyıcı olanlar bir tarafta tutulduğunda, ateş ve öksürükten solunum yetersizliğine kadar hastalığın tüm evreleri kalp hastalarında ağır seyredebilir. Bunun yanında koronavirüsün tedavisi için gerek ayaktan, gerekse hastanedeki ağır vakalarda kullanılan bazı ilaçların kendilerinin özellikle aritmi yapma potansiyeli nedeniyle, bazı kalp hastalarının bu tedavilerden faydalanamaması veya ilaç kullanılacaksa hastanın kendi tedavisi için kullandığı bazı ilaçların düzeninde değişiklik yapması gerekebilmektedir. Kalp hastalarında ateş kontrolü, enfeksiyon açısından genel önlemlere dikkat etmesi ve her şeyden daha da önemlisi korunması büyük önem taşımaktadır. Şu dönemde tüm dünyada, hastalıktan korunmada maske, temizlik ve sosyal mesafe dışında en çok güvenilen ve kanıtlanmış yöntem aşılanmadır. Özellikli kalp hastalığı olanların tedbir amaçlı olarak doktorundan onay alması uygun olup, kalp hastalığı olsun olmasın tüm toplumun aşılanması pandemiyle mücadele için büyük önem taşımaktadır. Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı
Koronavirüse karşı korunmanın en etkin yollarından biri aşı olmaktan geçiyor. Bu süreçte pek çok kişi aşının kalp üzerine etkilerini merak ediyor. Son dönemlerde yapılan bilimsel çalışmalara göre Covid-19 virüsüne karşı özellikle kalp hastalarının aşılanması büyük önem taşıyor. Memorial Şişli Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Sabri Demircan, “29 Eylül Dünya Kalp Günü”nde, koronavirüs aşılarının kalp üzerine etkileri hakkında bilgi verdi.
Gerek koronavirüsün oluşturduğu enfeksiyon ve solunum yetersizliği tablosu, gerekse faydası olabilecek bazı ilaçların potansiyel yan etkilerinden dolayı kalp hastaları salgın döneminde özellikle yüksek risk altındadır. Pandemiyle mücadelede, hastalığa yakalanmayı engelleme ve etkilenen hastaların en hafif tabloyla enfeksiyonla mücadelesi için, şu an korunma dışında tüm dünyada kabul edilen en etkin tıbbi yöntem aşılanmadır. Aşının oldukça seyrek olan kalpteki etkileri, hastalığın oluşturacağı risklerle karşılaştırıldığında oldukça önemsiz kalmaktadır. Kalp hastalarının aşılanması özellikle önem arz etmekte olup, speküle edilen handikaplar oldukça kısıtlı sayıda bireyi kapsamaktadır.
Kalp kası iltihabı riski 100 bin hastada 5
Tüm dünya aşılandıkça, oldukça büyük serilerle aşı olan kişilerin başına gelen muhtemel sorunlarla ilgili bilgiler yenilenmektedir. Elde edilen veriler, aşı sonrası kalp kası iltihabi tanısıyla hastaneye başvuran kişilerden ibaret olup, kaç doz aşı sonrası hangi oranda olduğuna dair net veri yoktur. Özellikle mRNA aşısı sonrası kalp kası iltihabı olasılığının 100 binde 5-6 hasta olduğu tahmin edilmektedir. Bu olguların aşı sonrası mı, yoksa o dönemde hali hazırda belli oranda görülen farklı viral enfeksiyonlarla mı ilgili olduğu sorusunun cevabı henüz bilinmemektedir. Kalp kası iltihabi nedeniyle hastaneye yatan hastalarda, destek gerektiren yoğun bakım ihtiyacı, ölüm veya yaşamı etkileyen kalıcı hasar bildirilmemiştir.
Net olarak bilinmelidir ki; aşısız kişilerde Covid-19 enfeksiyonu sonucu oluşan solunum yetersizliği, kalp sorunları ve de ölüm riski, her durumda aşı sonrası kalp iltihabı olan kişilerden daha fazladır.
Kalp krizine yol açmıyor
Mevcut serilerde, ülkemizde kullanılan aşıların kalp krizine yol açtığına dair veri yoktur. Ancak, pandemi döneminde koronavirüs enfeksiyonu sırasında farklı mekanizmalarla kalp krizi sıklığının arttığı hem de birçok faktöre bağlı olarak da kötü seyrettiği tecrübe edilmiştir. Koronavirüs için geliştirilen bazı aşıların pıhtılaşma riskini artırdığına dair veriler mevcuttur ancak ülkemizde kullanılan inaktif ve mRNA aşılarının pıhtılaşmayı artırdığına dair net bir ilişki ortaya konmamıştır.
Ritim bozukluğunda aşılama önem taşıyor
Toplumun tüm kesimlerinde olduğu gibi, gerek tüm kalp hastalıklarında, gerekse ritim bozukluğu gibi alt grup hastalıklarda aşı gereksinimi önem arz etmektedir. Ritim bozukluğu olanlarda, Covid enfeksiyonundan etkilenme ve tedaviye ait riskler fazla olduğundan, aşı yapılması her durumda avantajlıdır. Aynı durum tüm toplum ve kalp hastalığında olduğu gibi tansiyon hastalığı için de geçerlidir. Aşı sonrası daha çok emosyonel kaygılar veya vücudun verdiği tepkiye ikincil olarak kan basıncında değişmeler olabilir ancak bu aşının gerekli olduğu gerçeğini değiştirmez.
Kalp hastalarına koronavirüs önerileri
Kalbinde sorun olan hastaların koronavirüse yakalanması halinde, hastalığın daha ağır geçme ve sonuçlarının daha kötü olma olasılığı daha fazladır. Sadece enfekte olup taşıyıcı olanlar bir tarafta tutulduğunda, ateş ve öksürükten solunum yetersizliğine kadar hastalığın tüm evreleri kalp hastalarında ağır seyredebilir. Bunun yanında koronavirüsün tedavisi için gerek ayaktan, gerekse hastanedeki ağır vakalarda kullanılan bazı ilaçların kendilerinin özellikle aritmi yapma potansiyeli nedeniyle, bazı kalp hastalarının bu tedavilerden faydalanamaması veya ilaç kullanılacaksa hastanın kendi tedavisi için kullandığı bazı ilaçların düzeninde değişiklik yapması gerekebilmektedir. Kalp hastalarında ateş kontrolü, enfeksiyon açısından genel önlemlere dikkat etmesi ve her şeyden daha da önemlisi korunması büyük önem taşımaktadır. Şu dönemde tüm dünyada, hastalıktan korunmada maske, temizlik ve sosyal mesafe dışında en çok güvenilen ve kanıtlanmış yöntem aşılanmadır. Özellikli kalp hastalığı olanların tedbir amaçlı olarak doktorundan onay alması uygun olup, kalp hastalığı olsun olmasın tüm toplumun aşılanması pandemiyle mücadele için büyük önem taşımaktadır.
Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı
Yorum Yazın