İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, 2007-2026 Bienal Sponsoru Koç Holding'in desteğiyle düzenlenen 17. İstanbul Bienali, her zamankinden farklı bir yapıda gerçekleştirilecek. Bienali oluşturan projelerin bir kısmı 2021 Nisan ayından itibaren farklı mecralarda yer almaya başlayacak. Bienal sergileri ise 11 Eylül'de açılıp 14 Kasım'da kapanacak. Pandemiyle birlikte toplumsal ve çevresel sorunların tırmanışına da tanıklık ettiğimiz bu dönemde bienal, ölçeği, yöntemi ve hedefleri açısından önceki edisyonlardan farklılaşacak.
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, 2007-2026 Bienal Sponsoru Koç Holding'in desteğiyle düzenlenen 17. İstanbul Bienali, her zamankinden farklı bir yapıda gerçekleştirilecek. Bienali oluşturan projelerin bir kısmı 2021 Nisan ayından itibaren farklı mecralarda yer almaya başlayacak. Bienal sergileri ise 11 Eylül'de açılıp 14 Kasım'da kapanacak. Pandemiyle birlikte toplumsal ve çevresel sorunların tırmanışına da tanıklık ettiğimiz bu dönemde bienal, ölçeği, yöntemi ve hedefleri açısından önceki edisyonlardan farklılaşacak.
Bienalin Ute Meta Bauer, Amar Kanwar ve David Teh'ten oluşan küratoryal ekibi, içinde bulunduğumuz belirsizlik anını bienallerin önceliklerini, biçimlerini, katılım yöntemlerini ve izleyici beklentilerini yeniden düşünmek için bir vesile olarak görüyor.
Küratoryal ekip, "İnsan türünün yol açtığı bu sağlık krizi, hem derin bölünmeleri hem de toplumsal ve ekonomik yaşamı düzenleyen normların sürdürülebilir olmadığını gözler önüne serdi. Böyle bir dönemde bir güncel sanat bienalinin amacı ne olabilir?" sorusundan hareketle bu bienalde uluslararası güncel sanat platformlarının varlık sebepleri ve sahip oldukları potansiyelin gözden geçirileceği bir zemin hazırlamayı hedefliyor.
17. İstanbul Bienali, her zamankinden farklı olarak, sekiz haftalık süresinden daha önce başlayacak ve uzun bir süre de devam edecek. Tüm duyuları harekete geçirecek, görsel sanatların ötesine uzanan çokdisiplinli üretimlere ev sahipliği yapacak. Bienal kapsamında birçok farklı yerel topluluk aralarında sahaflar ve kafeler de bulunan, şehrin belleğinde yer etmiş küçük ve samimi mekânlarda ağırlanacak. Öte yandan bienal, radyo aracılığıyla ve dijital ortamda daha geniş kitlelere seslenecek.
Yorum Yazın