Her 4 erkekten birinde görülen erken boşalma sorunu, en sık karşılaşılan cinsel işlev bozukluğu olarak da biliniyor. Uzmanlar, tanı koyulurken kişinin kontrolü ve istemi dışında boşalma yaşamasının en önemli kriter olarak kabul edilebileceğini belirtiyor. Uzmanlara göre, 2-4 ay kadar süren cinsel terapi süreci eşler arasındaki iyi ilişkinin varlığı ile olumlu sonuçlanıyor. Uzmanlar, hem erkekte hem de kadında his kaybına yol açtığı için jel, sprey gibi yanlış tedavi uygulamalarından uzak durulması uyarısında bulunuyor.
Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Dr. Dilek Sarıkaya, erkeklerde görülen erken boşalma sorununun nedenleri ve tedavi süreci hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Erken boşalma cinsellikten kaçmaya yol açabiliyor
Erken boşalmanın erkeklerde en sık görülen cinsel işlev bozukluğu olduğunu vurgulayan Dr. Dilek Sarıkaya, “Hemen hemen üç – dört erkekten birinde erken boşalma sorunu ortaya çıkıyor. Erken boşalma oldukça sık görülen bir problemdir fakat kişi bunu yaşarken yalnızca kendisi yaşıyormuş, sadece kendi başına geliyormuş gibi algılayabiliyor ve bu da çok ciddi bir performans kaygısına yol açabiliyor. Erken boşalma aslında, penisin vajene girmesinden önce ya da girdikten hemen sonra henüz sınırlı bir cinsel uyarıyla birlikte kişinin istemi ve kontrolü olmadan gerçekleşmesi olarak tanımlanıyor. Bu durum, bazen kişide belirgin bir sıkıntıya yol açabildiği gibi cinsellikten kaçınmasına kadar da uzanabiliyor.” dedi.
Travmatik deneyimler öğrenmeyi zorlaştırıyor
Dr. Dilek Sarıkaya, “Erken boşalma tanısını koyarken öncelikle bu durumun ne oranda yaşandığı, kişinin bu durumdan dolayı ne kadar sıkıntıya uğradığı, cinselliğin bu durumdan ne kadar etkilendiği ve işlevin ne kadar bozulduğu önemli kriterlerdir.” dedi ve sözlerine şöyle devam etti:
“Belki de en önemli kriter olarak kişinin kontrolü ve istemi dışında boşalma yaşamasını kabul edebiliriz. Boşalmanın kontrolü, kişide cinsel deneyim ve cinsel aktivite sıklığı arttıkça gelişen bir öğrenme sürecidir. Özellikle ilk cinsel deneyimlerle birlikte birtakım travmatik deneyimler söz konusu olduysa, deneyimler yetersizse ve kişinin cinselliğe dair birtakım yanlış inançları varsa öğrenme süreci sekteye uğrayabiliyor. Böylelikle boşalmanın kontrol edilebilmesi konusunda bir güçlük ortaya çıkabiliyor. Uzmanların da cinsel terapilerde tam da tedavi ettiği ve müdahale ettiği kısım bu kısım oluyor. Geç kalınmış olan öğrenme sürecinin cinsel terapi sürecinde en baştan başlatılması, doğru ve uygun bir şekilde boşalma kontrolünün öğretilmesi mümkün oluyor.”
İlk aşamada üroloji hekimine başvurulmalı
Erken boşalma sorunu yaşayan kişi ya da çiftlerin, bu sorunu uzun süredir yaşıyor ve bu durumdan dolayı ciddi bir sıkıntı ile karşılaşıyor olmaları durumunda organik bir problem olup olmadığına dair ilk olarak üroloji hekimine başvurmalarını tavsiye eden Dr. Dilek Sarıkaya, “Birtakım inceleme ve tetkiklerin yapılması uygun olacaktır. Fakat kişi sıklıkla erken boşalmanın cinsel aktivitenin başladığı ilk dönemden itibaren aktif olduğunu ve sonradan başlayan bir problem olmadığını söylüyorsa, büyük ihtimalle altta yatan sebep psikojenik faktörlerdir ya da boşalma kontrolünün hiç öğrenilmemiş olmasıdır.” dedi.
Çift ilişkileri terapi verimliliğini etkiliyor
Cinsel terapide yeniden boşalmanın kontrolünün uygun ve doğru biçimde öğrenilmesi için çalışıldığını ifade eden Dr. Dilek Sarıkaya, “Cinsel terapilerden oldukça büyük oranda fayda görüldüğünde boşalma kontrolünün öğrenilmesi gerçekleştiği için tekrarlamanın ya da nüksetmesinin neredeyse hiç mümkün olmadığı ve tamamen kürün gerçekleştiği bir tedavi sürecinden bahsetmemiz mümkün. Terapi süreci genellikle 6-12 seans, yani 2-4 ay kadar sürebiliyor. Özellikle çiftin ilişkisi iyiyse, eşler birbirine destek oluyorsa, aralarında iyi ve açık bir iletişim varsa tedavinin daha olumlu sonuçlandığını bahsetmek mümkün.” diye konuştu.
Jel ve spreyler his kaybına yol açıyor
Boşalmanın geciktirilmesi için uygulanan birtakım geciktirici jeller ve spreylerin erken boşalmaya dair en sık karşılaşılan yanlış tedavilerin başında geldiğine dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Dr. Dilek Sarıkaya sözlerine şöyle devam etti:
“Aslında anestezik etkili maddeler oldukları için peniste his kaybına yol açıyorlar. Aynı zamanda, birleşme esnasında kadında da his kaybına yol açtığı için her iki tarafın da cinsel hazzının büyük oranda gerilemesine ve cinsel uyumun bozulmasına yol açabiliyorlar. Birtakım bitkisel haplardan, takviyelerden bahsediliyor ama bunların da içerisinde ne tür kimyasallar olduğu bilinmiyor. Bu nedenle de bu tarz tedavileri önermiyoruz. Bunlara ek olarak, birtakım antidepresan ilaçların da erken boşalmanın tedavisinde, aslında antidepresan ilacın yan etkisinden faydalanmak maksadıyla boşalmanın gecikmesine yol açtığı için kullanıldığını biliyoruz ve duyuyoruz. Fakat antidepresanların bu şekilde kullanımı da bir süre sonra cinsel istek kaybına yol açabiliyor ve aslında problem sadece erken boşalmayken bir süre sonra cinsel isteksizlik, hatta ereksiyon kayıpları da görülebiliyor. Bu nedenle, antidepresan ilaçları da erken boşalmanın tedavisinde kesinlikle tavsiye etmiyoruz
Yorum Yazın