© Sektorel 2021

Yenidoğan bebeklerin cilt bakımı için ipuçları

  Yeni doğan bebeğin cildi yumuşak ve hassastır. Bebekler için kullanılacak cilt bakımı ürünlerinin parfümsüz, kokusuz olmasına dikkat edilmesi, boya ve zararlı etkileri bilinen kimyasallar içermemesi gerekir. Liv Hospital Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nermin Tansuğ yenidoğanda cilt bakımı yaparken dikkat edilmesi gerekenleri anlattı.   Yeni doğan bebeklerde cilt bakımı nasıl olmalı?   Yenidoğan bebeğin cildi henüz olgunlaşmadığından yetişkinden farklı özellikler taşır. Yenidoğan derisi erişkin derisine göre daha kuru, nemi tutma kapasitesi daha az ve daha ince olduğu için enfeksiyonlara ve toksinlere karşı daha duyarlıdır.  Bu özellikleri nedeniyle deri bakımı, dış etkenlerden korunmak ve derinin sağlıklı gelişmesini sağlamak için önemlidir.    Bebek doğumdan sonra havlu ile kurulanmalı   Doğumda bebeklerin cildini, verniks kazeoza denilen peynirimsi madde tüm vücudu örtebilir veya sadece kıvrım bölgelerinde var olabilir. Verniks kazeosa, antioksidan ve su geçirmezlik özellikleri de olan fizyolojik bir bariyerdir. Kaygan olması sayesinde de doğumu kolaylaştırır. Mikroplara karşı bir koruma sağladığı ve yara iyileşmesini hızlandırdığından, doğum sonrası tamamen temizlemeye çalışılmamalıdır. Doğum salonunda sıcak kuru havlular ile kurulanmaları genellikle yeterlidir. Verniks kaseoza doğumu izleyen saatlerde kendiliğinden kurur ve kaybolur.  Ancak annede hepatit gibi enfeksiyonlar varsa veya bebek çok kanlı, mekonyum ile kaplı ise yıkanabilir. Bebeklerin doğumdan hemen sonra yıkanmaları, ısılarını düşmesine neden olarak yararından fazla zarar verebilir. Isı düşüklüğü oksijen tüketimini artırarak solunum sıkıntısını arttırabilir. Bu nedenle, ilk banyo doğumdan birkaç saat sonra, bebek stabil oluncaya kadar ertelenmelidir.   Ne sıklıkta yıkanmalı?   Evde göbek kordonu düşünceye kadar banyo yapılması önerilmez. Göbek kordonunun ıslanması göbeğin düşmesini geciktirip göbek enfeksiyonu gelişmesini kolaylaştırır. Göbek düşene kadar, cilt temizliğini sağlamak için, bebek her gün ılık su ve pamuklu yumuşak bez veya havlu ile göbeği korunarak silinebilir. Göbek kordonu düştükten bir gün sonra banyo yaptırılabilir. Banyo suyunun vücut ısısında (35-37˚C), oda ısısı 21-22 7˚C olması gerekir. Bebek banyoya yerleştirilmeden önce, suyun ısısı derece ile ölçerek veya önkolun iç yüzüne dökülerek kontrol edilmeli, bebekte yanık oluşması önlenmelidir. Banyo süresi 5-10 dakika yeterlidir. Bebeklerin genellikle haftada 2-3 kez yıkanması yeterlidir. Sıcak mevsimlerde günaşırı veya her gün banyo yaptırılabilir. Sık banyo bebeğin cildinin kurumasına neden olur. Soğuk hava cildin kurumasını daha da artıracağı için, kışın daha az sıklıkla banyo yaptırılmalıdır.   Akşamları yıkama,  banyonun sakinleştirici etkisi ile uykuya dalmayı kolaylaştırır.   Şampuan seçimi neye göre yapılmalı?    Doğumdan sonra yüksek olan deri pH'ı birkaç hafta sonra erişkin değerine ulaşır. Bu koruyucu asit tabaka vücudu mikroplara karşı korur. Sabunlar derinin normalde hafif asidik olan pH'sını bozar ve epidermisin koruyucu lipit tabakasını azaltır. Bu nedenle kullanılması önerilmez. Kullanılmak isteniyorsa nötral pH'lı, boya ve parfüm içermeyen bir sabun, saçların yıkanması için yine nötral pH’lı, göz yakmayan bebek şampuanı mümkün olduğu kadar az miktarda kullanılmalıdır. Kokamidopromil betain, MIPA loret sülfat bebek şampuanlarında sıkça kullanılan kaçınılması gerek alerjenlerdendir. Sabun veya şampuan kullanıldıktan sonra iyice durulanmasına dikkat edilmelidir. Sabun artıkları kalırsa bebeğin cildini tahriş edebilir. Banyo sonrası saçlar ve tüm vücut, koltuk altları, kasıklar, boyun ve kulak arkası gibi kıvrım yerlerine dikkat edilerek iyice kurulanmalıdır. Kurulama işlemi havluyu hafifçe değdirerek, cildi zedelemeden dikkatlice yapılmalıdır. Cildin kurumaması için banyodan çıkarmadan kullanılan son suya parfümsüz banyo yağı eklenebilir. Banyo sonrası bebeğin cildi kuru değilse ayrıca cilt bakımı gerekmez. Cilt kuru ise, bakım kremlerinin ince bir tabaka şeklinde iyice yayarak kullanılabilir. Bu amaçla su kaybını önleyen yumuşatıcı veya su vererek cildi nemli tutan nemlendirici bir krem kullanılabilir. Kullanılan en uygun preparatlar vazelin esaslı nemlendirici ve yumuşatıcılardır. Lanolin içeren kremler duyarlanma yapabilir. Yağlı pomatlar ve yağlar, özellikle kalın bir tabaka şeklinde sürülürse cilt gözeneklerini tıkayıp terlemeyi önleyeceği ve isiliğe neden olacağı için kullanılmamalıdır. Nemlendiricilerin içerdiği koruyucu madde, boya ve koku gibi inaktif maddelerin özellikle riskli bebeklerde deri irritasyonu ve alerjik dermatit yapabileceği unutulmamalıdır. Yenidoğan cildinden kimyasal maddelerin kolaylıkla emilir.   3-4 saatte bir bez değiştirilmeli   Bez dermatiti idrar ve kakanın temas ettiği perine, kasık, uyluk, kalça ve anal bölgede oluşur. Islaklık ve maserasyon deriyi daha geçirgen ve duyarlı hale getirir. İdrar, derinin pH’ını yükseltip alkaliye dönüştürdüğü için mikroorganizmalar kolaylıkla yerleşir. Anne sütü ile beslenen bebeklerin kakaları mama ile beslenenlere göre daha asidik olduğundan daha az bez dermatiti görülür.  Bez dermatititinden korumak için cilt ıslaklığının azaltılması, idrar ve kakanın cilt ile temasının en aza indirilmesi için 3-4 saatte bir bez değiştirmelidir. Cilt ıslaklığının azaltılması için emicilik oranı yüksek hazır bezler kullanılmalıdır. Hava almayı engelleyecek kadar sıkı sarılan bezler idrar ve kakanın deri ile daha fazla temas etmesine neden olacağından sıkı bağlanmamalıdır. İdrar ve kakanın cilt ile teması azaltmak için cilde çinko oksitli kremler veya vazelin bazlı kremler sürülebilir.  Bebek altı temizliğinde kullanılan hazır ıslak havlular iritasyonu artırabilecekleri için önerilmez. Alkol içermeyen, su emdirilmiş temizleyici mendiller sağlıklı ciltte ve su bulunamadığı zaman kullanılabilirler. Pudra, bakteri ve mantarlar için uygun bir tabaka oluşturabileceğinden, ayrıca solunum yolları için zararlı olabileceğinden önerilmemektedir. Yenidoğanlarda yüzeyel ilaç kullanımı sırasında özellikle pomat formundaki preparatlar, bez bölgesine veya lezyon alanlarına sürüldüklerinde sistemik emilimlerinin çok fazla olacağı unutulmamalıdır.     Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı

 

Yeni doğan bebeğin cildi yumuşak ve hassastır. Bebekler için kullanılacak cilt bakımı ürünlerinin parfümsüz, kokusuz olmasına dikkat edilmesi, boya ve zararlı etkileri bilinen kimyasallar içermemesi gerekir. Liv Hospital Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nermin Tansuğ yenidoğanda cilt bakımı yaparken dikkat edilmesi gerekenleri anlattı.

 

Yeni doğan bebeklerde cilt bakımı nasıl olmalı?

 

Yenidoğan bebeğin cildi henüz olgunlaşmadığından yetişkinden farklı özellikler taşır. Yenidoğan derisi erişkin derisine göre daha kuru, nemi tutma kapasitesi daha az ve daha ince olduğu için enfeksiyonlara ve toksinlere karşı daha duyarlıdır.  Bu özellikleri nedeniyle deri bakımı, dış etkenlerden korunmak ve derinin sağlıklı gelişmesini sağlamak için önemlidir. 

 

Bebek doğumdan sonra havlu ile kurulanmalı

 

Doğumda bebeklerin cildini, verniks kazeoza denilen peynirimsi madde tüm vücudu örtebilir veya sadece kıvrım bölgelerinde var olabilir. Verniks kazeosa, antioksidan ve su geçirmezlik özellikleri de olan fizyolojik bir bariyerdir. Kaygan olması sayesinde de doğumu kolaylaştırır. Mikroplara karşı bir koruma sağladığı ve yara iyileşmesini hızlandırdığından, doğum sonrası tamamen temizlemeye çalışılmamalıdır. Doğum salonunda sıcak kuru havlular ile kurulanmaları genellikle yeterlidir. Verniks kaseoza doğumu izleyen saatlerde kendiliğinden kurur ve kaybolur.  Ancak annede hepatit gibi enfeksiyonlar varsa veya bebek çok kanlı, mekonyum ile kaplı ise yıkanabilir. Bebeklerin doğumdan hemen sonra yıkanmaları, ısılarını düşmesine neden olarak yararından fazla zarar verebilir. Isı düşüklüğü oksijen tüketimini artırarak solunum sıkıntısını arttırabilir. Bu nedenle, ilk banyo doğumdan birkaç saat sonra, bebek stabil oluncaya kadar ertelenmelidir.

 

Ne sıklıkta yıkanmalı?

 

Evde göbek kordonu düşünceye kadar banyo yapılması önerilmez. Göbek kordonunun ıslanması göbeğin düşmesini geciktirip göbek enfeksiyonu gelişmesini kolaylaştırır. Göbek düşene kadar, cilt temizliğini sağlamak için, bebek her gün ılık su ve pamuklu yumuşak bez veya havlu ile göbeği korunarak silinebilir. Göbek kordonu düştükten bir gün sonra banyo yaptırılabilir. Banyo suyunun vücut ısısında (35-37˚C), oda ısısı 21-22 7˚C olması gerekir. Bebek banyoya yerleştirilmeden önce, suyun ısısı derece ile ölçerek veya önkolun iç yüzüne dökülerek kontrol edilmeli, bebekte yanık oluşması önlenmelidir. Banyo süresi 5-10 dakika yeterlidir. Bebeklerin genellikle haftada 2-3 kez yıkanması yeterlidir. Sıcak mevsimlerde günaşırı veya her gün banyo yaptırılabilir. Sık banyo bebeğin cildinin kurumasına neden olur. Soğuk hava cildin kurumasını daha da artıracağı için, kışın daha az sıklıkla banyo yaptırılmalıdır.   Akşamları yıkama,  banyonun sakinleştirici etkisi ile uykuya dalmayı kolaylaştırır.

 

Şampuan seçimi neye göre yapılmalı? 

 

Doğumdan sonra yüksek olan deri pH'ı birkaç hafta sonra erişkin değerine ulaşır. Bu koruyucu asit tabaka vücudu mikroplara karşı korur. Sabunlar derinin normalde hafif asidik olan pH'sını bozar ve epidermisin koruyucu lipit tabakasını azaltır. Bu nedenle kullanılması önerilmez. Kullanılmak isteniyorsa nötral pH'lı, boya ve parfüm içermeyen bir sabun, saçların yıkanması için yine nötral pH’lı, göz yakmayan bebek şampuanı mümkün olduğu kadar az miktarda kullanılmalıdır. Kokamidopromil betain, MIPA loret sülfat bebek şampuanlarında sıkça kullanılan kaçınılması gerek alerjenlerdendir. Sabun veya şampuan kullanıldıktan sonra iyice durulanmasına dikkat edilmelidir. Sabun artıkları kalırsa bebeğin cildini tahriş edebilir. Banyo sonrası saçlar ve tüm vücut, koltuk altları, kasıklar, boyun ve kulak arkası gibi kıvrım yerlerine dikkat edilerek iyice kurulanmalıdır. Kurulama işlemi havluyu hafifçe değdirerek, cildi zedelemeden dikkatlice yapılmalıdır. Cildin kurumaması için banyodan çıkarmadan kullanılan son suya parfümsüz banyo yağı eklenebilir. Banyo sonrası bebeğin cildi kuru değilse ayrıca cilt bakımı gerekmez. Cilt kuru ise, bakım kremlerinin ince bir tabaka şeklinde iyice yayarak kullanılabilir. Bu amaçla su kaybını önleyen yumuşatıcı veya su vererek cildi nemli tutan nemlendirici bir krem kullanılabilir. Kullanılan en uygun preparatlar vazelin esaslı nemlendirici ve yumuşatıcılardır. Lanolin içeren kremler duyarlanma yapabilir. Yağlı pomatlar ve yağlar, özellikle kalın bir tabaka şeklinde sürülürse cilt gözeneklerini tıkayıp terlemeyi önleyeceği ve isiliğe neden olacağı için kullanılmamalıdır. Nemlendiricilerin içerdiği koruyucu madde, boya ve koku gibi inaktif maddelerin özellikle riskli bebeklerde deri irritasyonu ve alerjik dermatit yapabileceği unutulmamalıdır. Yenidoğan cildinden kimyasal maddelerin kolaylıkla emilir.

 

3-4 saatte bir bez değiştirilmeli

 

Bez dermatiti idrar ve kakanın temas ettiği perine, kasık, uyluk, kalça ve anal bölgede oluşur. Islaklık ve maserasyon deriyi daha geçirgen ve duyarlı hale getirir. İdrar, derinin pH’ını yükseltip alkaliye dönüştürdüğü için mikroorganizmalar kolaylıkla yerleşir. Anne sütü ile beslenen bebeklerin kakaları mama ile beslenenlere göre daha asidik olduğundan daha az bez dermatiti görülür.  Bez dermatititinden korumak için cilt ıslaklığının azaltılması, idrar ve kakanın cilt ile temasının en aza indirilmesi için 3-4 saatte bir bez değiştirmelidir. Cilt ıslaklığının azaltılması için emicilik oranı yüksek hazır bezler kullanılmalıdır. Hava almayı engelleyecek kadar sıkı sarılan bezler idrar ve kakanın deri ile daha fazla temas etmesine neden olacağından sıkı bağlanmamalıdır. İdrar ve kakanın cilt ile teması azaltmak için cilde çinko oksitli kremler veya vazelin bazlı kremler sürülebilir.  Bebek altı temizliğinde kullanılan hazır ıslak havlular iritasyonu artırabilecekleri için önerilmez. Alkol içermeyen, su emdirilmiş temizleyici mendiller sağlıklı ciltte ve su bulunamadığı zaman kullanılabilirler. Pudra, bakteri ve mantarlar için uygun bir tabaka oluşturabileceğinden, ayrıca solunum yolları için zararlı olabileceğinden önerilmemektedir. Yenidoğanlarda yüzeyel ilaç kullanımı sırasında özellikle pomat formundaki preparatlar, bez bölgesine veya lezyon alanlarına sürüldüklerinde sistemik emilimlerinin çok fazla olacağı unutulmamalıdır.

 

 

Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER