© Sektorel 2021

Sadece gelişmekte olan ülkelerdeki yıllık iklim direnci maliyetlerinin 2030'da 140-300 milyar dolarlık hacme ulaşacağı tahmin ediliyor

İklim krizi ile mücadelede hem altyapı hem de davranışlarımızda temel değişiklikler yapmak zorunlu. Sellere karşı duvar örmek, iyileştirilmiş bina standartları, dayanıklı altyapı, elimizdeki mevcut araçlar. Ancak bu önlemleri uygulamak için fonlara erişim, özellikle gelişmekte olan ülkeler için hayati önem taşıyor. AAYB mevcut durumda 2030 yılına kadar iklim finansmanı için 50 milyar dolarlık yatırım öngörüsünde bulunuyor.

Pekin — Asya Altyapı Yatırım Bankası (AAYB) 1 Temmuz 2023 tarihine kadar faaliyetlerini Paris Anlaşması'nın hedefleriyle uyumlu hale getireceğini açıkladı. Bankanın mevcut tahminine göre, kümülatif iklim finansmanı onayları 2030 yılına kadar 50 milyar ABD dolarlık hacme ulaşacak. Bu miktar aynı zamanda AAYB’nin ilgili rakamları kamuyla paylaşmaya başladığı 2019’dan bu yana yıllık iklim finansmanı taahhütlerinde dört kat artış öngördüğünün bir göstergesi.

Bu yılın başında, AAYB 2025 yılına kadar fiili finansman onaylarında iklim finansmanının payını en az %50’ye çıkarmayı hedeflediğini açıklamıştı. Bankanın bugün yaptığı açıklama, bu hedefe ulaşma yolunda önemli bir adım teşkil ediyor.

Adil ve sürdürülebilir bir gelecek için özel sektörün tüm alanlarda daha fazla katılımına ihtiyaç var

AAYB Başkanı ve Yönetim Kurulu Başkanı Jin Liqun, konuyla ilgili yaptığı açıklamada; “Tarihin belirleyici bir anındayız; küresel ısınmayı sınırlandırmak ve kırılgan durumdaki gezegenimizi korumak istiyorsak, böyle bir dönemde cesur, hızlı ve geniş kapsamlı ve kolektif bir biçimde harekete geçmek zorundayız. Bu açıklamamızla birlikte AAYB olarak Paris Anlaşması doğrultusunda iklim önlemlerini destekleme yönündeki uzun süredir devam eden taahhüdümüzü pekiştirmiş olduk. Kapsayıcı, adil ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etme hedefini kolektif bir biçimde yerine getirebilmemiz için özel sektörün tüm alanlarda daha fazla katılımına ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.” dedi.

Birleşik Arap Emirlikleri'nin ev sahipliğinde düzenlenen 2021 AAYB Yıllık Toplantısı'nın oturum aralarında gerçekleşen basın toplantısında konuşan Başkan Jin, AAYB olarak düşük gelir düzeyindeki üyelerine adaptasyon ve dirençlilik kazandırmaya yönelik yatırımların arttırılmasına ve iklim değişikliği konusunda gelişen teknolojilerin teşvik edilmesine odaklandığını aktardı.

Paris Anlaşmasına uygunluk taahhüdü, finansal aracılar üzerinden yapılan yatırımlar dahil, kamu ve özel sektör projeleri için de geçerli olacak.

Teknolojilere daha fazla yatırım yapılması iklim hedefini yükseltebilmenin en önemli yolu

AAYB, projelerin Paris anlaşmasıyla uyumlu düşük karbon ve iklim değişikliğine dirençlilik standartlarını karşılamasına yönelik olarak titiz bir testten geçiriyor. Söz konusu yaklaşım, diğer çok taraflı kalkınma bankalarıyla iş birliği içinde şu anda geliştirilmekte olan uluslararası standartlar ve çerçevelere göre şekilleniyor.

Kasım ayında gerçekleşecek olan COP26 İklim Zirvesi öncesinde, 130'dan fazla ülke 2050 yılına kadar net sıfır karbon emisyonu hedefini belirledi veya bu hedefi değerlendiriyor. Yine de bu planlarda belirlenen mevcut hedef toplamda Paris Anlaşması’nın küresel ısınmayı endüstrileşme öncesi seviyelere kıyasla 2 santigrat derecenin altında ve tercihen 1,5 santigrat derecede tutma yönündeki hedefin çok gerisinde kalıyor. AAYB, gelişmekte olan teknolojilere daha fazla yatırım yapılmasını iklim hedefini yükseltebilmenin en önemli yolu olarak görüyor.

Başkan Jin, “İnovasyonun merkezinde yer alan çok taraflı bir kalkınma bankası olarak, teknolojinin sera gazı emisyonlarının azaltılmasında kaldıraç işlevi görebileceğini düşünüyoruz. Tüm bunlar aynı zamanda küresel iklim değişikliğine kapsamlı olarak yanıt verilebilmesi için yeni teknolojilerin de mutlaka benimsenmesi yönünde bir yaklaşım gerektirecek. Sonuç olarak, iklim değişikliğinin en kötü etkileriyle mücadele edebilmek için özel sektörün ve kurumsal yatırımcıların iş birliği masasında olmasına ihtiyacımız var.” dedi.

Adaptasyon ve dirence daha fazla odaklanması, bankanın 2025 yılına kadar AAYB finansman onaylarının yüzde 50’sinin iklim finansmanının temsil etmesi yönündeki iddialı hedefini tamamlayacak. İklim finansmanı, AAYB’nin 2020'deki altyapı portföyünün yüzde 41'ine denk geliyordu.

Sadece gelişmekte olan ülkelerdeki yıllık iklim direnci maliyetlerinin 2030'da 140-300 milyar dolarlık hacme ulaşacağı tahmin ediliyor

Başkan Jin, şöyle devam etti: “Herkese uyan tek bir çözüm mümkün değil. Adaptasyonun uygun bir biçimde finanse edilmesi, hem altyapıda hem de davranışlarımızda temel değişiklikler yapmanın zorunlu olduğu anlamına geliyor. Sellere karşı duvar örmek, iyileştirilmiş bina standartları, dayanıklı altyapı, elimizdeki mevcut araçlar. Ancak bu önlemleri uygulamak için fonlara erişim, özellikle gelişmekte olan ülkeler için hayati önem taşıyor”. 

Sadece gelişmekte olan ülkelerdeki yıllık iklim direnci maliyetlerinin 2030'da 140-300 milyar dolarlık hacme ulaştığı tahmin edilmektedir. Birleşmiş Milletler'e göre, iklim direnci finansmanı bugün 30 milyar dolar düzeyinde.

AAYB, 2020’de sermaye piyasaları aracılığıyla düşük karbonlu bir ekonomiye geçişi hızlandırmak amacıyla AAYB-Amundi İklim Değişikliği Yatırım Çerçevesini devreye soktu. Bu Çerçeve, finansman akışlarını düşük karbonlu ve iklim direncine uygun bir yol haritasına uyarlayarak, Paris Anlaşması'nın üç hedefini (etkilerin azaltılması, fiziksel değişim karşısında dirençlilik ve yeşil ekonomiye geçiş) niceliksel yatırım ölçütlerine dönüştürüyor ve bu sayede yatırımcılara yatırım fırsatlarını iklim riskleriyle birlikte analiz edebilme imkanı sunuyor.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER