Babacan’dan Kadın Hakları vurgusu ‘Kadınların siyasetteki ve toplumdaki yerini hak ettikleri gibi güçlendireceğiz’
AJANSDEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İstanbul’da partisinin Fatih ilçe kongresinde konuştu. Kadınları DEVA Partisi’ne davet eden Babacan şu ifadeleri kullandı: ‘Krizden kurtuluşun yolu kadınların aklıdır’ “Kadınların siyasetteki ve toplumdaki yerini hak ettikleri gibi güçlendireceğiz. Hedefimiz her alanda eşitlik. Ülkemizin içinde olduğu çoklu krizden kurtuluşun yolu kadınların aklıdır. Ekonomik dar boğazdan, politik sıkışmışlıktan kurtuluş yolu kadınların fikridir. Hukuksuzluktan, şiddetten kurtuluşun yolu kadınların emeğidir.” ‘Erdoğan birlikte yola çıktığı kadınları dinlemedi’ “Erdoğan, kendi başbakanlığı döneminde, Türkiye’nin öncülüğünde, İstanbul’da imzaya açılan, adı ‘İstanbul’ olan, tek amacı da kadına şiddeti önlemek olan bir sözleşmeden ansızın çekiliverdi. Her mahalleden kadın ses çıkardı. Dindar, muhafazakâr kadınlar, AK Partili kadınlar da tepki gösterdi. ‘Kol kırılır yen içinde kalır’ demeden, eleştiri oklarını göğüslemek pahasına sözleşmeyi savundular. Erdoğan, o birlikte yola çıktığı, 1994, 2002 zaferlerini kendisine kazandıran kadınları dinlemedi, fikirlerine önem vermedi.” ‘Kadınlar artık elini Erdoğan’dan çekiyor’ “Bir zamanlar kendisini zirveye taşıyan kadınlar artık elini Erdoğan’dan çekiyor. Bunu meydanlarda, araştırmalarda, sokakta görüyoruz. Kulaktan kulağa Sayın Erdoğan’a duyuralım. Malum, kendisi artık sokağa pek çıkmadığı için olanlardan haberdar değil.” ‘Erkeklerin kadınlara yönelik hadsiz nasihatleri arttı’ “Senelerce bu ülkede laiklik, kadınların kıyafeti üzerinden tartışıldı. Erkekler rahat tabii. Kadınların başındaki örtüyle kavga ettiler. Gün oldu, devran döndü, kadınların kılık kıyafetiyle kavgaya tutuşan bir başka zihniyet peyda oldu. Kullanılan bu dil, tüm toplumu etkiledi. Erkeklerin kadınlara yönelik baskıları, hadsiz nasihatleri arttı. Erkeklerin her konuda kadınlara kuracağı bir baskı, durduk yere vereceği tavsiyeler oldu. Buradan iktidara ve kadınlara dil uzatan herkese net bir şekilde sesleniyoruz: Kadınları rahat bırakmanın zamanı geldi.” ‘Cesaretimizi kadın hareketinden alıyoruz’ “Kıyafeti yüzünden taciz edilen kadınların yanındayız. Hayat tarzı, dini, inancı, etnik kimliği nedeniyle dışlanan, işe alınmayan, daha az ücret alan bütün kadınların yanındayız. Şiddet mağduru olan her kadının, ‘Kimlerden? Üzerinde ne vardı? Saat kaçta neredeydi?’ demeden yanındayız. Kadına karşı şiddet faillerinin tümü, hukuk önünde hesap verene kadar kadınların yanındayız. İstanbul Sözleşmesi’nin yanındayız. Netliğimizi ve cesaretimizi iktidarın baskıcı politikalarına karşı sesini gür çıkaran, çeşitliliğini koruyarak her kesime seslenmeyi başaran, hiçbir şekilde amacından vazgeçmeyen kadın hareketinden alıyoruz.” ‘Hıncını kadınlardan alan tüm rövanşist uygulamaları reddediyoruz’ “Rövanşist hislerle sopa sallayanların dilinden endişe eden kadınlar, kat sayı korkusunu da hâlâ yaşıyor. Geçmişte o yanlış uygulamadan en çok zarar gören yine kadınlar olmuştu. Eğitim hayatları engellenmişti. O yüzden mahalle ayrımı yapan, ‘öteki’ne kızıp hıncını kadınlardan alan, tüm bu rövanşist uygulamaları reddediyoruz. Kimsenin endişesi olmasın, biz bu çağdışı uygulamalara geçit vermeyiz, vermeyeceğiz.” ‘Bu ülke Halide Edip’i, Nezihe Muhiddin’i iyi bilir’ “Kadınların, partinin ana kademelerinden kopuk, izole bir şekilde siyaset yapmalarının artık karşılığı yok. Kadınların, siyasette hak ettikleri yeri bulmaları için, özel bir gayret içinde olmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Bu ülke, kadın mücadelesini iyi bilir. Halide Edip’i iyi bilir. ‘Bize vermeseler de biz alacağız. Hak azmindir, liyakatindir’ diyen Nezihe Muhiddin’i iyi bilir. Biz o yüzden bu mücadeleyi kadın-erkek yan yana veriyoruz. Ülkemizi, içinde bulunduğu bu karanlık tünelden, ancak yan yana olursak çıkartabileceğimizi iyi biliyoruz.” ‘Ev kadınları yirmi yılın en zor zamanlarını geçiriyor’ “Kadınların emeği, daha alınlarındaki ter kurumadan eriyip gidiyor. Çalışsın çalışmasın, bizim ülkemizin ev ekonomisi aslında kadınların elinde. Mutfağı da evi de kadınlar çekip çeviriyor. Özellikle, emeği görülmeyen ev kadınları, yani tüm emeğini hane içine vakfeden kadınlar, son yirmi yılın en zor zamanlarını geçiriyorlar. Alım gücünün düşmesini iliklerine kadar hissediyorlar.” ‘DEVA Partisi, terlikli teyzelerin umudunu büyütüyor’ “Esenyurt’ta kurduğumuz meydana terlikleriyle gelen kadınlar vardı. Terlikli kadın ne demek? Maddi durumu iyi olmadığı için kendisine değil, önce çocuklarına, torunlarına ayakkabı alınan haneler demek. Bugün de yanımızdalar, yarın da yanımızda olacaklar. Çünkü umut burada yeşeriyor. DEVA Partisi terlikli teyzelerin, terlikli kadınların umudunu büyütüyor.” ‘Kız çocuklarını fen, teknoloji, mühendislik ve matematiğe yöneltmeliyiz’ “STEM denilen alan var: Fen, teknoloji, mühendislik, matematik. Kız çocuklarının bu dört alana daha fazla ilgi duyması için özel çaba gerekiyor. Çünkü bu dört alan maalesef daha çok erkek çocukların ilgi gösterdiği alanlar. Kız çocuklarımızı bu alana yöneltmemiz gerekiyor.” Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İstanbul’da partisinin Fatih ilçe kongresinde konuştu. Kadınları DEVA Partisi’ne davet eden Babacan şu ifadeleri kullandı:
‘Krizden kurtuluşun yolu kadınların aklıdır’
“Kadınların siyasetteki ve toplumdaki yerini hak ettikleri gibi güçlendireceğiz. Hedefimiz her alanda eşitlik. Ülkemizin içinde olduğu çoklu krizden kurtuluşun yolu kadınların aklıdır. Ekonomik dar boğazdan, politik sıkışmışlıktan kurtuluş yolu kadınların fikridir. Hukuksuzluktan, şiddetten kurtuluşun yolu kadınların emeğidir.”
‘Erdoğan birlikte yola çıktığı kadınları dinlemedi’
“Erdoğan, kendi başbakanlığı döneminde, Türkiye’nin öncülüğünde, İstanbul’da imzaya açılan, adı ‘İstanbul’ olan, tek amacı da kadına şiddeti önlemek olan bir sözleşmeden ansızın çekiliverdi. Her mahalleden kadın ses çıkardı. Dindar, muhafazakâr kadınlar, AK Partili kadınlar da tepki gösterdi. ‘Kol kırılır yen içinde kalır’ demeden, eleştiri oklarını göğüslemek pahasına sözleşmeyi savundular. Erdoğan, o birlikte yola çıktığı, 1994, 2002 zaferlerini kendisine kazandıran kadınları dinlemedi, fikirlerine önem vermedi.”
‘Kadınlar artık elini Erdoğan’dan çekiyor’
“Bir zamanlar kendisini zirveye taşıyan kadınlar artık elini Erdoğan’dan çekiyor. Bunu meydanlarda, araştırmalarda, sokakta görüyoruz. Kulaktan kulağa Sayın Erdoğan’a duyuralım. Malum, kendisi artık sokağa pek çıkmadığı için olanlardan haberdar değil.”
‘Erkeklerin kadınlara yönelik hadsiz nasihatleri arttı’
“Senelerce bu ülkede laiklik, kadınların kıyafeti üzerinden tartışıldı. Erkekler rahat tabii. Kadınların başındaki örtüyle kavga ettiler. Gün oldu, devran döndü, kadınların kılık kıyafetiyle kavgaya tutuşan bir başka zihniyet peyda oldu. Kullanılan bu dil, tüm toplumu etkiledi. Erkeklerin kadınlara yönelik baskıları, hadsiz nasihatleri arttı. Erkeklerin her konuda kadınlara kuracağı bir baskı, durduk yere vereceği tavsiyeler oldu. Buradan iktidara ve kadınlara dil uzatan herkese net bir şekilde sesleniyoruz: Kadınları rahat bırakmanın zamanı geldi.”
‘Cesaretimizi kadın hareketinden alıyoruz’
“Kıyafeti yüzünden taciz edilen kadınların yanındayız. Hayat tarzı, dini, inancı, etnik kimliği nedeniyle dışlanan, işe alınmayan, daha az ücret alan bütün kadınların yanındayız. Şiddet mağduru olan her kadının, ‘Kimlerden? Üzerinde ne vardı? Saat kaçta neredeydi?’ demeden yanındayız. Kadına karşı şiddet faillerinin tümü, hukuk önünde hesap verene kadar kadınların yanındayız. İstanbul Sözleşmesi’nin yanındayız. Netliğimizi ve cesaretimizi iktidarın baskıcı politikalarına karşı sesini gür çıkaran, çeşitliliğini koruyarak her kesime seslenmeyi başaran, hiçbir şekilde amacından vazgeçmeyen kadın hareketinden alıyoruz.”
‘Hıncını kadınlardan alan tüm rövanşist uygulamaları reddediyoruz’
“Rövanşist hislerle sopa sallayanların dilinden endişe eden kadınlar, kat sayı korkusunu da hâlâ yaşıyor. Geçmişte o yanlış uygulamadan en çok zarar gören yine kadınlar olmuştu. Eğitim hayatları engellenmişti. O yüzden mahalle ayrımı yapan, ‘öteki’ne kızıp hıncını kadınlardan alan, tüm bu rövanşist uygulamaları reddediyoruz. Kimsenin endişesi olmasın, biz bu çağdışı uygulamalara geçit vermeyiz, vermeyeceğiz.”
‘Bu ülke Halide Edip’i, Nezihe Muhiddin’i iyi bilir’
“Kadınların, partinin ana kademelerinden kopuk, izole bir şekilde siyaset yapmalarının artık karşılığı yok. Kadınların, siyasette hak ettikleri yeri bulmaları için, özel bir gayret içinde olmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Bu ülke, kadın mücadelesini iyi bilir. Halide Edip’i iyi bilir. ‘Bize vermeseler de biz alacağız. Hak azmindir, liyakatindir’ diyen Nezihe Muhiddin’i iyi bilir. Biz o yüzden bu mücadeleyi kadın-erkek yan yana veriyoruz. Ülkemizi, içinde bulunduğu bu karanlık tünelden, ancak yan yana olursak çıkartabileceğimizi iyi biliyoruz.”
‘Ev kadınları yirmi yılın en zor zamanlarını geçiriyor’
“Kadınların emeği, daha alınlarındaki ter kurumadan eriyip gidiyor. Çalışsın çalışmasın, bizim ülkemizin ev ekonomisi aslında kadınların elinde. Mutfağı da evi de kadınlar çekip çeviriyor. Özellikle, emeği görülmeyen ev kadınları, yani tüm emeğini hane içine vakfeden kadınlar, son yirmi yılın en zor zamanlarını geçiriyorlar. Alım gücünün düşmesini iliklerine kadar hissediyorlar.”
‘DEVA Partisi, terlikli teyzelerin umudunu büyütüyor’
“Esenyurt’ta kurduğumuz meydana terlikleriyle gelen kadınlar vardı. Terlikli kadın ne demek? Maddi durumu iyi olmadığı için kendisine değil, önce çocuklarına, torunlarına ayakkabı alınan haneler demek. Bugün de yanımızdalar, yarın da yanımızda olacaklar. Çünkü umut burada yeşeriyor. DEVA Partisi terlikli teyzelerin, terlikli kadınların umudunu büyütüyor.”
‘Kız çocuklarını fen, teknoloji, mühendislik ve matematiğe yöneltmeliyiz’
“STEM denilen alan var: Fen, teknoloji, mühendislik, matematik. Kız çocuklarının bu dört alana daha fazla ilgi duyması için özel çaba gerekiyor. Çünkü bu dört alan maalesef daha çok erkek çocukların ilgi gösterdiği alanlar. Kız çocuklarımızı bu alana yöneltmemiz gerekiyor.”
Kaynak: (BHA) - Beyaz Haber Ajansı
İlginizi Çekebilir